29 Nisan 2012 Pazar

Never Let Me Go (2010)







Ulusal Donör Programı çerçevesinde klonlanan insanları ülkenin değişik yerlerinde ileride organ ihtiyacı duyulduğunda kullanmak üzere yetiştiriyorlardır. Çocuklar tamamen dış çevreden izole bir yaşam sürüyorlar, aynı zamanda beyinleri yıkanıyordur. Herkesin böyle olduğunu düşünüp kimse itiraz etmiyordur. Değişik karakterde çocuklar buradadır. Üç çok yakın arkadaş Katty, Tommy ve Ruth arasında genç yaşlardan başlayan bir aşk üçlemesi vardır. Katty Tommy'e aşıktır ve bunu dile getiremez. Ruth ise cazgırlık yaparak ondan erken davanıp Tommy'le yakınlaşır. Yıllar sonra organ vermeye yeterli hale geldiklerinde Katty artık onların bu ilişkisine dayanamaz ve bakıcı olmak ister. Bakıcı olduğunda değişik hastahanelere gidip diğer donörleri teselli edip organ bağışına ikna etme görevi olacaktır. Böylece diğerlerinden daha geç organ bağışı yapacaktır. Donörler en fazla dördüncü ameliyata kadar dayanabiliyordur. Artık son aşamaya gelmiş olan Ruth ile tesadüf eseri karşılaşır Katty. Tommy ile buluşmak istediğini söyler ve buluşurlar. Orada Ruth Katty'den özür diler. Aranıza girdiğim için özür dilerim der. Artık çok geçtir ama içinde bunun kalmasını istemez. Çocukluklarından beri bir sürü yalanlar söyleniyordur çocuklara. Eğer iki donör aşık olursa organ bağışlarını bir kaç yıl tecil edebiliyorlardır. Tommy ve Katty artık bunun peşine düşmüşlerdir. 

Ağır bir dram filmi. Filmi izlerken Ruth rolündeki kızı bir yerden gözüm ısırıyor ama çıkaramıyordum. Bittikten sonra IMDb'ye bakınca gördüm Keira Knightley'miş. Nasıl anlayamadım kendime kızabilirim sanırım.

1 yorum:

leithygurumi dedi ki...

donmuştum filmin sonunda... insanın içi bir acayip oluyor. geleceğimi de düşünüyorum hani çoluğumdur çocuğumdur böyle bir şeyleri yaşar mı, teknoloji bu noktaya gelir mi o.O

Yorum Gönder

Newer Posts Older Posts