13 Mart 2013 Çarşamba

A Werewolf Boy (2012)

Kurt Çocuk





Sun Yi torun sahibi olmuş hayatının son dönemlerini yaşayan bir kadındır. Bir gün uzaklardan Kore'den bir telefon gelir. Derhal Kore'ye gitmesi gerektiğini söyler ve torunu ile birlikte oraya giderler. Hikâyemiz de böylece başlamış olur. Sun Yi'nin gençliğinde başından geçen olayları izlemeye başlıyoruz.



Sun Yi'nin babası vefat etmiştir ve annesi çocuklarını zorluklar içinde yaşatmaya çalışıyordur. Sun Yi bir yandan da hastalıkla savaşıyordur. Babasının iş ortaklarının oğlu onlara şimdiki evi almıştır. Karşılığında ise Sun Yi'nin kendisiyle evlenmesini istiyordur. Anne çaresiz bir şekilde bunlara boyun eğiyordur. İlk gecelerinde Sun Yi dışarıdan bir ses duyar. Normalde her kız ürker dışarı çıkmaz değil mi? Bu küreği alıp karanlıkta dışarı çıkıyor. Sesin geldiği yeri aramaya başlar. Bir yandan da korkuyordur. Samanlık diye tabir edebileceğimiz yere giriyor ve korkunç bir yaratık karşısında hırlıyor. Bu hala elindeki küreği kafasına vurayım kafasında :) Neyse orada Sun Yi'ye bir şey yapmayıp üstünden atlayıp kaçıyor. Daha sonra gündüz annesiyle yine onu görüyorlar. Onun genç bir çocuk olduğunu fark ediyorlar. Kir pas içinde ve karnı aç olduğu çok belli bir şekilde onları izliyordur. Sun Yi'nin annesi komşusunun onlara verdiği haşlanmış patateslerden bir tanesini ona verir. Deli gibi saldırdığını görünce şaşırırlar. Bu çocuk ne konuşmayı biliyordur ne insan gibi davranmayı. Kendini kurt zannediyordur.



Annesi durumu polise ve gerekli mercilere bildirir. Zaten kendileri güç bela ayakta duruyorlardır bir de o fazlalık olacaktır. İnsan içine çıkmadığı çok belli olan bu çocuğu kendileri bir süre bakarlar. Sun Yi ilk başta ondan korkar ve iğrenir. Daha sonra onu eğitmeye karar verir. Bir köpek yavrusu gibi itaat etmeyi öğretir. Buraya kadar her şey normaldir ama ta ki zengin iş adamının oğlu Sun Yi'ye kötü davranana kadar.

Sun Yi ve annesi bu çocuğa Chul-Su ismini koymuşlardır. Artık o da aileden biridir. Sun Yi'ye kötü davranana kadar demiştik. Oradan devam edeyim. Bir anda sinirden deliye döner Chul-Su ve korkunç bir kurta dönüşür. Ona kötü davrananları yaralar ve Sun Yi zor da olsa onu durdurmayı başarır verdiği komutla. Neye uğradığını şaşıran genç ve yakınındakiler durumu polise bildirir. Şikayetçi olmak isterler ve polis olayın doğruluğunu araştırmak için evde onun kaldığı yere kamera sistemi koyar. 24 saat boyunca onu izlerler. Olayın aslı gerçekte çok eskilere dayanıyordur. Şu anki evde eskiden yaşayan bir bilim adamı çok gizli deneylerden birini gerçekleştiriyordur. Polisle birlikte oraya gelen bir başka profesör bu olayı biliyordur ama o da aileden yanadır. Sinirlendirilmedikçe kötü bir şey yapmayacağını biliyordur. Durumu polis memuruna da söylemez. Yoksa ellerinden alınıp öldürülmesi gerekecektir.



Bir sonuca ulaşamayacaklarını anlayınca zengin züppe kendince onu suçlu duruma düşürecek planlar yapar ve Chul-Su'yu kandırır. Chul-Su artık konuşulanların çoğunu anlıyordur ve onun söylediği yalana inanarak Sun Yi'nin gitarını bulmaya gider. Hayvansal içgüdüleriyle yine çevreye ufak tefek hasarlar verse de kimseye bir zararı olmamıştır. Zengin züppe gitarı çalan kişinin evini tarif etmiştir ve evin bahçesinde ev sahibini öldürmüştür. Bu da onun planına dahildir. Onu öldürenin Chul-So olduğuna inandırmak istiyordur herkesi.
Ancak planları tutmaz ve kendi ölümünü sağlamış olacaktır böylece. Bir kez daha Sun Yi'ye kötü davrandığını gördüğü için bu sefer onu öldürecektir Chul-Su. Sun Yi'yi de alıp oradan kaçar daha sonra. Geceyi birlikte geçirirler ve gündüz olduğunda Sun Yi ona artık gelmemesini ve saklanmasını söyler. Orada ilk defa ağzından Kajima sözcüğünü duyacak ve daha da üzülecektir onu arkada bırakırken Sun Yi. Daha sonra evden taşınmaya karar verdiklerinde onun evin yanında kaldığı barakaya bir not bırakacaktır.

"Bekle beni, geri döneceğim"

Bu söz aradan geçen 47 yıla rağmen unutulmayacaktır.

Sonu şaşkınlığa uğratıcı bir film A Werewolf Boy (Kurt Çocuk). Olmuş bir film kısacası. Kurt çocuğu oynayan Song Joong-ki rolünü çok iyi oynamış. Bir takım eksiklikler her filmde olduğu gibi bunda da var. İstanbul film festivalinde de gösterilecekmiş bu yıl. İzlemeyenler fırsat bulamayanlar belki de Kore sinemasını hiç izlememiş olanlar artık oradan izleyebilir. Fantastik yapımları sevenler bunu da sevecektir.

Filme ait birkaç not: Film Kore'de tüm zamanların en fazla hasılat elde eden romantik filmidir. 
Film 125 dakika ve 127 dakikalık iki versiyondan oluşmaktadır. Final sahnesinde 125 dakikalık versiyonda yaşlı Sun-Yi ile Chul-Su buluşurlar. 127 dakikalık versiyonda ise Chul-Su ile genç Sun-Yi buluşurlar. Korede ilk yayınlandığında bizim izlediğimiz şekli varmış. 127 dakikalık versiyonu sonradan eklenmiş.

9 yorum:

nabrut fıdıllıoğlu dedi ki...

süpersin.
hafta sonu izlemek istiyordum neymiş bu korede bu kadar çok izlenen film diye merak ediyordum

morumsubalon dedi ki...

hiç konuşmayan çocuk gitme dedi ya o an bittim ben.

Neo dedi ki...

@nabrut bu aralar en ilgi çekici Kore filmi bu diyebilirim. Fazla bekletme :)

@morumsubalon etkileyici bir yerdi orası evet. Sonunda daha fazla konuşması da nasıl desem tuhaf mı hiç yaşlanmamış olmasından dolayı mı bilemedim işte bir garip geldi.

DELİ KIZ dedi ki...

buradan amarıkalı kurt adam ceykıba sesleniyorum az bakta koreli kurt adamdan sadakat öğren :D romantizm hormonlarının fazla çalıştığına inandığım koreliler şöyle bir fantastik filmde bile romantizmin dibine vurmuşlar ya ayakta alkışlıyorum doğrusu :D tabi benim gibi içindeki romantizm hormonları alınmış biri olarak fazla yapış yapış geldi o da ayrı tabi.. ne o öyle kurt adamsın sen adamım vur masaya yumruğunu "ya benimsin ya kara toprağın" de al götür kızı kim nereden bulacak seni dedim ben şahsen kendimce.. ne o öyle saçını başını okşatmalar köpek gibi.. kurtsun olum sen kurtttt.. neyse öyle bi filmdi işte geldi geçti D::D

Neo dedi ki...

@DELİ KIZ Duyguları iyi yansıttıkları için bizde seviyoruz zaten bunları :) Kafasını okşatması beni de güldürdü. Kurt bile olsan sevgiye muhtaçsın arkadaş işte :) Kurt adamlıktan çıkmış Hachiko'ya dönmüş biraz olay değil mi?

güzzi dedi ki...

Hadi bakalım. O kadar bahsedildi ki twitterda.
Gerçi her şeyden çok fazla bahsedildiği için ciddiye almıyorum -daha önceki sıkıcı tecrübelerim sebebiyle-
Madem sen de beğendin izlemek farz oldu

Neo dedi ki...

Ben beğendim ama çok fazla değil :) Hayalkırıklığı da yaşayabilirsin. İzleyince yorumunu merak ediyorum.

nabrut fıdıllıoğlu dedi ki...

ben bunun 127 dakikalık versiyonunu alt yazı ile beraber nasıl bulacağım:(
bunun sonunda kadın niye aldı başını gitti gene!
ben bu filmin sonuna sinir oldum ki!

Neo dedi ki...

Asiatorrents'de var. Bu versiyona uygun altyazı yok galiba. Öncekinin altyazısını kaydırarak izleyebilirsin. Sonu yine aynı ama bu sefer dediğim şekilde. Daha etkili olmuş öyle.

Yorum Gönder

Newer Posts Older Posts