9 Haziran 2011 Perşembe

"49 Days" (2011)




Önce My Girlfriend is a Gumiho ardından Secret Garden dizisini izledikten sonra fantastik bir yapım olsa da izlesek diyordum. SBS kanalı sağ olsun hemen Secret Garden'ın peşinden bu diziyi verdi. Genel anlamda dramın ağırlıkta olduğu bir diziydi. Önce karakterlerin resimlerini vereyim.

 Shin Ji Hyun
 Han Kang
 Song Yi Kyung
 Kang Min Ho

 Shin Ji Hyun ve Ruh Bekçisi


Güncellendi!

Konu: Gyu-ri Nam yani dizideki ismiyle Shin Ji Hyun, Kang Min Ho ile evlilik hazırlığı yapan bir genç kızdır. Bir gün aracıyla yolda giderken bir trafik kazası geçirir ve komaya girer. Kaza esnasında ruhu bedeninden ayrılır. Etrafında toplanan insanları görür. Sesini hiç kimseye duyuramaz. Onu fark eden biri olduğunu bir süre sonra anlayacaktır. Ondan yardım isteyecektir. Fakat o kişi ruh bekçisidir. Ölen kişilerin ruhlarını diğer dünyaya geçirmekle görevlidir. Ruh bekçisi ona o esnada orada olmaması gerektiğini yani ölüm zamanının gelmediğini bunun bir kaza olduğunu söyler. Tekrar dünyaya dönebilmesi için 49 gün içinde kendisi için saf gözyaşı dökecek üç kişiyi bulması gerektiğini. Bunu yapmak içinde Song Yi Kyung adındaki bir kızın bedenini kullanmasını söyler. Kurala göre sadece Song Yi Kyung uykuda iken bedenini kullanabilecektir. Üç gözyaşını elde edebilmek o kadarda kolay değildir. Kendisinin Shin Ji Hyun olduğunu kimseye söyleyemez ve ima edemez. Eğer böyle bir şey yaparsa direkt ölecektir. Üç saf gözyaşını kan bağı olmayan kişilerden bulmak zorundadır. Shin Ji Hyun kazadan dolayı normal hayatta komada yatmaktadır.

Zaman geçtikçe arkasından çevirilen dolapları öğrenecek, kimin dost kimin düşman olduğunu bu şekilde anlayacaktır. Hayatının ne kadar boş ve yalanlarla dolu olduğunu da. İyi bir insan olmasının bazı kişileri kıskandırdığını ve daha fazla şey elde edebilmek için ne gibi hain planlar yapabildiklerine şahit olacaktır. Hemde en yakın arkadaşı tarafından. 49 gün boyunca üç gözyaşını elde etmeye çalışan Ji Hyun ilk gözyaşını Hang Kang'dan alacaktır. Aldığı gözyaşları camdan yapılmış damla şeklindeki bir kolyenin içine birikecektir. Onu gerçekten seven her bir kişiden gelecek saf gözyaşları bu kolyede birikecektir. Tam dünyaya veda etmek üzereyken peşpeşe iki gözyaşı daha gelecek ve son anda kurtulacaktır ancak dünyaya dönüşü ve yaşamı çok fazla sürmeyecektir. Ruh bekçisi normalde dünyaya döndüğünde bunları hatırlayamayacağını daha önce ona söylemişti ama 49 günlük görevinde üç gözyaşını elde ettiği için o zamanda geçirdiği her şeyi hatırlaması sağlanmıştır. Ruh bekçisi 49 günün onun için bir lütuf olduğunu kalan 6 günlük ömrünü iyi yaşamasını söyler. Hastanede kendisini ziyarete gelen Song Yi Kyung'a her şeyi hatırladığını söyleyen Shin Ji Hyun bunu etrafındakilere belli edemeyeceğini ve yeniden öleceğini söyler. Bunu Hang Kang'a söylememesini rica eder. Öğrenirse çok üzüleceğini söyler. Ancak Song Yi Kyung bunu Hang Kang'a anlatır. Çünkü Shin Ji Hyun'un son zamanlarında Son Yi Kyung'a eğer gidecekse annesi gibi haber vermeden gitmemesini söyler. Song Yi Kyung bunu bildiği için ona söyler ve bir günlük buluşmada Ji Hyun ve Hang Kang durumdan habersizmiş gibi vakit geçirirler. Hang Kang'ın ve Ji Hyun'un içi ağlıyordur ama.

Geçelim diğer karakterlerin hikayesine. Yu won-Lee'nin rol yeteneğine hayran kaldığımı da belirtmeliyim. Hem normal kendi karakterini hemde içerisinde başkasının ruhu olduğu bölümleri çok iyi oynamış. Song Yi Kyung kaybettiği sevgilisi yüzünden monoton bir yaşam tarzı sürmektedir. İşden eve evden işe gidip günlük sadece ramen yiyerek hayatda kalıyordur. Bir çok defa intihara kalkışsada hep bir şeyler ona engel olmuştur. Dizinin yapımcıları bu iki oyuncuyu özenle seçmiş çok belli. Çünkü ikiside cidden birbirine benziyor. Mimikleri, yüz yapısı, konuşmaları. Bize en başından beri mesajı veriyorlarmış aslında. Bunlar kardeş diye. En önemlisi ise 49 günlük görevi alan ruhların yeniden hayata dönmeleri için kullandıkları beden onların hayatlarını kaybetmesine neden olan kişi olması. Song Yi Kyung 5 yıl önce kaybettiği Song Yi Soo'nun geri döneceğini Ji Hyun sayesinde öğreniyor. Tabii ona koruyucu meleğim diye anlatılıyor. Asıl görevinin ne olduğu söylenmiyor. Yi Soo ve Yi Kyung'un hikayesi dizide beni en fazla üzen şey oldu. Sen o kadar yıl bekle tek bir gün geçirip tekrar git. Kelebek gibi bir gün yaşa. Bu esnada çalan onların şarkısı Tears are Falling'i de ezberlediğimi söylemeliyim :) Dilime pelesenk oldu. Hatta yazarken açtım yine tekrar tekrar dinliyorum.


Dizinin kötü karakterleri Kang Min Ho ile Shin In Jung'a gelince. Bir insanın en yakın arkadaşı yetim olarak büyütüldüğü ailenin her şeyini almaya çalışır mı? Yıllarca ona kendi kızları gibi bakıp büyütüyorlar sen bunun üstüne o ailenin elinde ne var ne yok almak için plan yapıyorsun. Bu şıllık Shin In Jung oluyor tabii. Kang Min Ho ile ikisi sevgililer ve kendi sevgilisini Ji Hyun'a aşık etme planları yapıyorlar birlikte. Daha önce hiç karşılaşmamışlar gibi ona oyun oynuyorlar ve onunla evlenmesine kadar götürüyorlar işi. Ta ki o kazaya kadar. Kötü kaderinden onu belkide Song Yi Kyung kurtarıyor. 49 gün sayesinde Shin Ji Hyun her şeyi öğreniyor ve Song Yi Kyung'un bedeni ile onları devamlı takip ediyor ve planlarını ortaya çıkarıyor. Song Yi Kyung'un bedenindeki Shin Ji Hyun'u Hang Kang kısa sürede fark ediyor ve 49 gün mevzusunu anlıyor. Ona yardım etmek için elinden gelen her şeyi yapıyor. Dedektif gibi herşeyi çözüyor çok fena göz ve algı var bu adamda :) Son bomba olarak Song Yi Kyung'un Ji Hyun'un ablası olduğunuda o buluyor. Dizideki düğümleri tamamıyla çözen tek kişi Hang Kang yalnızlığa mahkum olan tek kişi oluyor aynı zamanda. Dizideki herkes bir şekilde mutlu mesut hayatlarına devam etselerde o hep Shin Ji Hyun'u seviyor olarak kalıyor.


Sonu itibariyle dizi çok akılda kalacağa benziyor. Herkes Shin Ji Hyun'un hayata döndüğüne sevindiği sırada yeniden öleceğini öğrenmesi izleyenleri şok ediyor. O kadar şeyi boşuna mı izledik yani isyan sözcüğünü getiriyor ama unuttuğumuz bir şeyi bize hatırlatıyor. Her günü son günümüz gibi yaşamamız gerektiğini. Ben dizinin bu sonunu beğendim. Senaristin izleyiciye son bir çalım atma denemesi çuvallamış bence. Dizi fantastik neredeyse çoğu şey saçma ama tam öldüm dediği sırada peş peşe gelen iki gözyaşından biri Seo Woo'ya aitti diğerinin kimden geldiğini merak ediyordu herkes. Onu da aynı anda olmuş gibi göstermesi saçmaydı. Shin In Jung'un ağlama sahnesi çok önceydi çünkü. Neden son ana kaldı anlamadım. Neyse en sonunda doğru yolu bulup Kang Min Ho'yu durduramayacağını anlayınca onu hapise tıktırdı ve kendini bir nebze olsun affettirdi.


Kısacası efendim izleyin izletin diyorum. Çeviriyi yapan Setsuna arkadaşımızın ellerine gözlerine sağlık diyorum :) Bir sonraki fantastik yapımda görüşmek üzere.

Not: Budizm inancına göre ölen bir kişinin ruhu 49 gün dünyada dolaşır ondan sonra bu dünyadan ayrılırmış. Bu dizide bundan yola çıkarak 49 gün konusu işlenmiştir.

Diziden beğendiğim bir kaç şarkıyı da paylaşayım.


9 yorum:

tarih84 dedi ki...

49 gün inanç temalı bir iki şey daha izlediğimi hatırlıyorum hatta en babası the restles filmidir, oppamın muhteşem oyunculuğu ile:) ben de diziyi korece ingilizce nasıl denk geldiyse öyle izledim oturmayan kısımları dizi anlatım sitelerinden takip ettim. haklısın havada kalan yerler oldu, mantığımız şaştı. ama işte mistik dizi. secret garden sonrası ilaç oldu bizlere derken sonu hiçö de tatmin edici değildi tam bir şok, yani spoiler olmasın diye yazmıyorum dizi çevirisi bitsin millet tam izlesin o zman dibine vururuz konunun.

Neo dedi ki...

O filmde böyle bir konu var mıydı hatırlayamadım şimdi ama geri dönme olayı vardı onu hatırladım. Öyle diyorsan öyledir diyeyim :) Ah birde bana sor neler neler yazacağım ama tutuyorum kendimi.

Adsız dedi ki...

uff ya sonu kötü mü bitiyor..zaten bi kere güzel bitirebilseler şaşarımm..ama neyse,1 bölüm için geri kalan 19 muhteşem bölümü yok sayamam..çok güzel bi dizi

nabrut fıdıllıoğlu dedi ki...

tatlım my name is kim san soon'u izledin mi???

Neo dedi ki...

@oppasizhayatbos yorumun için teşekkürler. bende sonu kötü biten dizilerde kendimi o şekilde avutuyorum. son bir buluşmadaki hallerini hatırlarım sonrası olmadı derim :)

@NABRUT My Name is Kim Sam Soon'u izledim hatta blogda yazdım.

http://scnneo.blogspot.com/2010/11/my-name-is-kim-sam-sun-2005.html

Bu arada avatarımdaki YUI resmine bakarak beni kız zannetin sanırım :) Bir yanlışlık olmasın.

nabrut fıdıllıoğlu dedi ki...

ya bayağı bir yanlışlık olmuş :(
saflığım tutmuş işte :)

Neo dedi ki...

Estağfurullah, dalgınlığınıza gelmiştir :)

Adsız dedi ki...

Yenilerden biri olarak sizi yeni keşfettim. Çok güzel ve akıcı yazmışsınız, diziyi tekrar izlemiş kadar oldum. Ben sonunda o dediğiniz "Ama boşuna mı izledik biz şimdi? >_< " diyenlerdendim, çok doğru bir tespit. Takipteyim, blogunuz çok güzel ve düzenli, çok beğendiğimi de söylemeden geçmeyeyim.

Neo dedi ki...

korehayrani güzel sözlerin için çok teşekkür ederim :) Hoş geldiniz. Yeni arkadaşların aramıza katılması çok güzel :)

Yorum Gönder

Newer Posts Older Posts